Karaciğer organizmanın en hacimli salgı bezidir. Sindirim borusuna eklenen bu salgı bezi karın bölgesinin sağ üst tarafında yer alır. Biyolojik pek çok işlevde önemli rol oynar. Safra salgısı, kanın temizlenmesi ve toksinlerden arındırılması bu önemli roller arasında yer alır. Karaciğer pisikoloji de olasılıklarınıza duyduğunuz inancı ve güveni temsil eder.

Karaciğer hastalıkları kendi tavrınızdan kaynaklanır. Biriken hayal kırıklıkları, nefretler, kıskançlıklar ve bastırılmış öfkeler karaciğer hastalıklarının tetikleyicileridir. Bu duyguların arkasında başka şekilde ifade edilemeyen bir ya da birden fazla korku gizlidir. Hem kendinizi hem de diğer insanları çok kolay eleştirir ve yargılarsınız. Sürekli olaylara şikayetçi bakış açısı ile yaklaşırsınız. Birine veya bir duruma direnç gösterme potansiyeliniz yüksektir. Büyük bir hoşnutsuzluk yaşarsınız. Diğer insanları olduğu gibi kabul etmekte zorlanırsınız. Başkalarını kısķandığınız için hayatınızda yaşam sevincinden eser kalmaz. Bu kıskançlık hali sizi mutsuz ve rahatsız eder. ( Kızınızı yabancılardan kıskanmak, eşinizi, annenizi, kardeşinizi kıskanmak, iş yerinde kendinizden daha gözde bir arkadaşınızı kıskanmak, hoşlanmadığınız hareket ve tavırları eleştirip öfkelenmek…) Depresif tavırlar sergilemeye eğilim gösterirsiniz.
Peki ama gerek materyal gerek spiritüel gelişim açısından çaba göstermeye ne kadar hazırsınız? Gerekli değişiklikleri yapacak gücü kendinizde buluyor musunuz? Yoksa cesaretinizin olmadığını mı hissediyorsunuz?
Karaciğer hastalığına sebep olan psikolojide anlayamadığınız nokta şudur: diger insanlarda görmekten hoşlanmadığınız şey aslında sizin yansımanızdır. Sadece size ayna tutar. Sürekli şikayet ederek diğer insanlardan değişmelerini istersiniz. İyi niyetiniz nerede? Nasıl bir çaba göstermeniz gerekiyor? Aynı zamanda yaşam sevincinin ve sadeliğin eksikliğini duyarsınız. Eğer sizin için zararlı tüm bu duygular bir süredir içinizi kemiriyorsa karaciğer kanserine bile yakalanabilirsiniz. Karaciğer hastalıkları ya da kanseri özellikle bir şeyin eksikliğini çekmekten korktugum bir zamanda, aile veya para ile ilgili bir çatışmadan da kaynaklanabilir.
Karaciğerin içinde biriken duygu çoğu zaman öfkedir. Bazen insanların sizi farketmedigini size saygı duymadığını hisseder, büyük bir hayal kırıklığı yaşarsınız. Hayatınıza katmak istediğiniz anlamı sorgularsınız. Peki kendinize katmak istediğiniz anlamı sorguladınız mı? Kendinizi ortaya koyacağınıza ve mutlu olacağınıza dair inancınız hala var mı? Hayatınız anlamdan yoksun mu? Sizin için iyi olan şey ne? Hayatınızdan neyi elemelisiniz? Sınırlarınız ve olasılıklarınız neler? Kendinize zarar mı veriyorsunuz? Yokksa içinizdeki hayatı ve neşeyi mi besliyorsunuz? Hissettiğiniz güçsüzlük duygusu neden kaynaklanıyor? Neden kendinize inanmak ve güvenmek yerine başkalarına tutunmayı tercih ediyorsunuz? Bahsettiğimiz bütün bu duygular içinizde endişelerin cirit atmasına neden olur ve sizi kilitler. Karaciğer hastalıklarında çok güçlü bir cesaretsizlik duygusu, bitkinlik ve hatta umutsuzluk söz konusudur. Birini veya bir şeyi kaybetmekten o kadar korkarsınız ki onlara tüm gücünüzle sıkı sıkı tutunursunuz. Kendinize inancınız azalmış, sorunlarla başedebilme gücünüz yoktur. Yoksun kalmaktan korkarsınız, sevdiğiniz insanların yokluğu ya da maddî güçsüzlük size sonsuzluk gibi gelir. Üzerinizde ağırlık yapar. Bu korku her türlü yoksunluk halinden kaçınmak için, her şeyi abartılı bir şekilde biriktirmenize neden olur. Sonra da muhtaç kalma korkusu ile her şeyi bir çırpıda tüketmek istersiniz. Asla doymayacağınızı düşünmek sizde bir takıntı halini alır. Aşırı yemeye başlarsınız ve karaciğer bundan rahatsız olur. Bir kişi veya durum için endişe edersiniz ve hayatı adaletsiz bulursunuz. Karaciğer hastalıkları ve karaciğer kanseri hayatınızda büyük değişiklikler yapmanız gerektiğinin göstergesidir. Kendinizle ilgili o kadar olumsuz düşünceleriniz vardır ki diger insanlarda size kendinize davrandığınız gibi davranarak bunu size hatırlatır. Bu hatırlatma size hiç saygı göstermeyen insanların şeklini alabilir.
Kendinizi olduğunuz gibi kabul etmelisiniz.
Daha çok sevmeyi öğrenmelisiniz.
Kendinizi sevebilmek ve anlayabilmek için diger insanları sevmeye kapı açmalısınız.
Yasam sevinciniz için yeni bir düşünce hayatı inşa etmelisiniz.
Diğer ınsanları eleştirmekten vazgeçin.
Kendi isteklerinizi kabul edin ve isteklerinize kulak verin.
Kendinize saygı duyun. Bu yeni ve olumlu düşüncelerin karaciğer hastalıklarından sizi koruyacağına ve kurtaracağına inanın.
KARACİĞER HASTALIKLARINDA NELER YENMELI?
Eğer kemoterapi almıyorsanız kahvaltılarınızda greyfurt suyu için.
Kaynatılmış maydanoz suyuna yarım limon sıkarak için. (Günde 1 defa en fazla 1 hafta sonra 15 gün ara vermelisiniz.)
Ara öğünlerinizde ceviz ve avakado tüketiniz.
Yemeklerinizle pişmiş ya da çiğ sarımsak tüketiniz.
Karaciğer hastalıkları ile aktif ve ağır bir tedavi alıyorsanız bitkisel yöntemleri denemeden önce dokturunuza danışınız…
Sağlıkla yaşayın…